Ana içeriğe atla

Slyvia Plath




Yitip gidiyor dünya yumunca gözlerimi;
Ve doğuyor yeniden gözlerimi açınca.
(Ben kafamın içinde kurdum sanırım seni.)

Dans ederek gidiyor yıldızlar kızıl – mavi,
Acımasız karanlık ilerliyor dört nala;
Yitip gidiyor dünya yumunca gözlerimi.

Düşledim yatağına büyüyle çektiğini
Delice şakıyarak öptüğünü çılgınca.

(Ben kafamın içinde kurdum sanırım seni.)

 Slyvia Plath 

Size sadece bu şiirini paylaşacağım... Sırça Fanus kitabını okumanızı tavsiye ederim... 


       Bir kadın şair Slyvia Plath hayatının ilk dönemlerinde manik depresif bozukluğuyla savaşmış, filmini izlemiştim gerçekten filmlere konu olacak bir hayatı olmuş, bilinmezleri, yaşanmışlıklar, zor bir Aşk yaşamış,  çocukları olmuş, kendisi gibi bir şair ile evlenmiş aldatılmış, terk etmiş.... hayatı hep bir mücadele ile geçmiş ve sonra kendi ile olan mücadelesini kaybettiğinde ise yaşamına son vermiş. 
    "Ben hayatına nasıl son verdiğini yazmak istemiyorum" 

      Trajik yaşamı ile tanınmış daha sonraları, Sırça Fanus kitabında  depresyonu üzerine ayrıntılı bilgiler verir. Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim.

     Sadece edebiyatçıların değil hayatı psikologlarında üzerinde uzun, uzun düşüneceği bir hayat olmuştur.

    Tarihler 1982 yılını gösterdiğinde Plath öldükten sonra Pulitzer Ödülü’nü kazanan ilk şair olmuş. Bu ödülü Ted Hughes "kocası" tarafından bir araya getirilen The Collected Poems adlı kitabı ile kazandı. Hughes kitabın önsöz kısmında onun şiirlere bir usta edasıyla yaklaştığını yazdı ve şöyle ekledi:

    “Eğer önünde duran odundan bir masa yapamasaydı, yaptığı bir sandalye ya da bir oyuncak için bile mutlu olabilirdi.”

    Aşk acısı çeken bir kadın olmasının yanı sıra, bir anneydi de aslında.

İlginçtir ki ......
    Sylvia Plath’ın intiharından sadece altı yıl sonra 1969’da Ted Hughes’un resmi olmasa da karısı Assia Wevill, 23 Mart 1969’da telefonda tartıştıktan sonra dört yaşındaki kızı Shura ile parka oyun oynamaya gider, eve döndüklerinde yardımcıları olan kızı evden gönderir ve aynı Sylvia Plath gibi havagazı ile 4 yaşındaki kızıyla birlikte intihar eder.

Çok daha sonralarında..
    Sylvia Plath ve Ted Hughes’un oğlu Nicholas Hughes da 46 yıl sonra annesi gibi intihar eder. Alaska Fairbank Üniversitesi’nde Balıklar ve Okyanus Bilimleri dersi veren bekar ve çocuğu bulunmayan 47 yaşındaki Profesör Nicholas Hughes, 2009’da Alaska’daki evinde kendini asar. Ted Hughes da 1998’de bu dünyadan ayrılır.

     Slyvia Plath Saygıyı hak eden bu dünyaya nadir gelebilecek Kadın şairlerden birisi. belki şiirlerini toparladığım bir yazı daha yazarım..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şair Nabi

    Nâbî merrhum divan edebiyatımızın önemli şairlerinden biridir, şiirleriyla oldukça ünlenmiş biridir. fakat istanbulda pek bilinmemektedir. Günlerden bir gün Nabi İstanbul'a gelir ve o dönemde şairlerinin,  şairliklerini konuşturdukları bir meclise gitmek ve şairlerle tanışmak istemektedir.    Böyle bir meclise gider ve gerçekten düşündüğü gibi olur şairler mecliste sohbet etmekdedirler, Nabi meclise dahil olmak ister kıyafetleri üstü başı uygun değildir, taşralıdır ama çok ısrar eder ve bir şekilde meclise girer, bir kenara oturur.     Oradaki şairlerden biri bir şiir söyleyecek ve arkadaşı aynı redif ve kafiye ile ona cevap verecek, daha sonra da sıra ile şairlerin hepsi bu şekilde katılım sağlayacaktır,  sıra Nabi ye geldiğinde nasılsa söyleyemez heyecanlanır, Urfa da görmemiştir önüne kulpsuz bir fincanda kahve koyalım bu kahveyide içemez heyecanlanır, sonra biraz güleriz ve kaçar gider diye düşünmüşler.    Arkad...

Freddie Mercury O Bir Efsane

                   Cahit Sıtkı TARANCI'nın  şu sözleri ile başlamak istiyorum. Umarım çok sert olmaz bu başlangıç :) Ah! Yeniden Başlamak Hayata, Çocukluğa, Aşka, Hayata ve Sanata Nereli olduğu, annesi, babası, ailesi yada çocukluğu gibi konulara hiç ama hiç değinmeyeceğim.  Freddie Mercury'nin 45 yaşında aramızdan ayrılması üzücü ama kendisi zaten birçok röportajında en büyük korkum yaşlanmak dememiş miydi? Yaşı fazla ilerlemeden dünyayı terk etmek istediğini ve elden ayaktan düşüp kimseye muhtaç olmak istemediğini söyledi durdu. O hayatı dolu, dolu yaşadı ve her anından zevk almaya çalışmıştı. Yola sıfırdan başladı ve dünyanın en büyük rock yıldızına evirildi artık yaşayabileceği bir şey kalmadığında aramızdan ayrıldı. Freddie mercury'nin hikayesini üçe bölebiliriz, Mary Austin, ikinci bölümde Barbara Valentin ve üçüncü kısımda göze çarpan isim Jim Hutton. Mary Austin Bu dönem 1970'leri kapsar. aslan yelesi gibi uzun saç...

Anne Shirley Cuthbert

Hayatım gömülmüş umutlarla dolu bir mezarlık. Ders almaz, intahara meyilli umutlarımda saklasın  Kim demiş bir umut daha var, koca bir yalan, Gerçeğin bir önemi yok, insan istediğini düşünür, her zaman. Bana biraz umut, biraz keder birde umudun eceli yeter.    Wilhelm Heisenberg      Dizi filmi ilk gördüğüm de açıkçası çok heyecanlandım, kitaptaki  Anne Shirley ile dizi arasinda çok fark var söylemeden geçmek doğru olmaz, bu arada dizi gerçekten çok güzeldi, şimdi gelelim kahramanımıza...      Anne, aslında dramdan  beslenen bir karekter olsa bile bunu  çok komik ve sevimli bir halde yapıyor. Zengin dil bilgisi ve uslanmaz bir romantik olmasıda çabası. Karakterimiz büyürken yaşadığı zor ve sıkıntılı olaylardan kaçmak için hayal gücü ve kitaplara sığınmış. Drama kraliçeliği yapması da bu sebebten. Açıkçası Anne’in bu yeteneği herkesi kendine hayran bırakıyor. Kitabı okurken yazarı  böyle bir karakter...