Allahu Teala bir gün Azrail (as)'i huzuruna çağırıyor ve soruyor, bu kadar insanların ruhunu aldın, bu kadar insanların yolunu kabzettin, kadın, erkek, çocuk, yapmak istemediğin, ama benim emrime boyun eğerek aldığın can var mı?
Azrail, (as) Ya Rabbi! Mutlaka yetim kalan, garip, gureba kalanların, canını almakta çok acizlik çekmişimdir dedi.
Bir gün, bir gemi, denizde yol alırken, büyük dalgalar geliyor, denizi alabora ederek gemiyi parçalıyor, içindeki insanların hepsi boğuluyorlar. Bir kadın kalıyor, o kadin hamileydi, büyükçe bir tahta parçasına tutunuyor, onun üzerinden sahile doğru gittiğini gördüm, (ama o korkunun vermiş olduğu heyecan ve dehşet, birde gününün yakın olduğunu da ilave edersek, kafalar fazla karışmaz) Kadın o tahtanın üzerinde hamile çocuğunu dünyaya getiriyor, sonra o kadıncağız çocuğu dünyaya getirdikten sonra ne oluyorsa, ya tahtadan düşüyor, ve canını teslim ediyor.
Çocuk tek başına kalıyor, tabi o annenin canını da Azrail (as) alıyor. O kadına çok üzüldüm,
Allah, kimki Allah'ı bilmedi, bilki dünyaya gelmedi, ilâhî ente maksudi ve ridaike matlubi.
Allah Celle Sanuhu rüzgar veriyor, tahta o dalgaların üzerinden bir sahile geliyor ve öyle bir sahile geliyor ki içinde ötüşen kuşlar, yemyeşil otlar, çiçekler, bahar havası, esen meltem bir sıcaklık, yeni doğurmuş olan bir arslanın, Sütünü o arslan geliyor, o çocuğu emziriyor. Allah Celle Sanuhu, o çocuğu yine o arslanın sütüyle besliyor ve gel zaman, geç zaman, çocuk büyüyor ve "Nemrut" dediğimiz Kur'an'da İbrahim (as)'i ateşe atan şahsiyet ortaya çıkıyor...
Allahu Teala bir gün Nemrut'a diyor ki; senin anan, seni tahta üzerinde doğurmuştu, ölmüştü. Seni Ben suyun üzerinde yüzdürerek, bir bahçe üzerine getirdim, işte muzundan tut, narından tut, sütünden tut, seni orada yetiştirdim, güneşe emrettim, sana yakıcı sıcağıyla dokunmadı, rüzgarlara emrettim, sana meltem bir rüzgar oluştu. Ve böylece hiçbir sıkıntı çekmeden, sana vasıtasız, birileri yardım etmeden, direk Rabbinin yardımıyla, sana bir sürü imkanlar tanıdım, peki şimdi, benim emanetim olan Halilime, ateşe attıracak olan, sendeki bu ahlâk nereden geldi? ...
Yorumlar
Yorum Gönder